Sayıların İnsanlık Tarihindeki İlk İzleri!

Sayıların İnsanlık Tarihindeki İlk İzleri!

Sayıların kökenlerinin nereye dayandığı konusu oldukça gizemlidir. Ancak, insanlık ilerledikçe sayıların da onunla birlikte ilerlediğini söylemek mümkündür. İşte sayıların ve saymanın insanlık tarihindeki ilk izleri!

11.02.2022 179

Sayılar ve sayma eylemine dair somut ilk kanıt İşango kemikleridir. İşango kemikleri, Belçikalı jeolog Jean de Heinzelin de Braucourt' un 1960 yılında Afrika'nın, Nil nehri ve Edward gölü yakınlarındaki İşango Bölgesinde gerçekleştirdiği keşifte bulunmuştur. İşango kemiklerinin bir maymun türüne ait olduğu kanıtlanmıştır. İşango kemiklerinin üzerinde bulunan çizgiler kazayla olamayacak kadar belli bir düzende olduğu için bu düzenli çizgiler matematiksel bir anlama sahip olabilir diye düşünülüyor. Arkeologlara göre, bu çizgiler bir şeyin izini sürme amacıyla oluşturulmuş bir hesaplama işaretleri olabilir ama bu netlik kazanmış bir bilgi değil.

Şehirlerin yükselmesiyle sayılara ve saymaya daha çok ihtiyaç duyuldu. Sayılar ve sayma, en eski uygarlıklardan biri olan Sümer'de MÖ 4.000 civarında kullanılmaya başlandı. Yükselen uygarlıklarla birlikte daha çok insan, hayvan, ticari eşyalar, şehirler ve mahsuller bir yerde toplandığı için tüm bunları organize etmek için bir sisteme ihtiyaç duyuluyordu. Sayma sistemi ilk olarak jeton yöntemiyle başladı. Bu, bir elinizde bulunan her bir ticari malı temsilen bir jeton demek oluyordu. Elinizdeki ticari malı takas ettiğinizde veya canlı ticari mallar öldüğünde, elinizdeki jeton da alınıyordu. Ayrıca bu sistem, çıkarma işlemi için ilk adımlardı.

İlk başta Sümerler tarafından içi kil konilerle dolu keseler kullanıldı. Bu keselerin dışında bulunan damgalanmış semboller, kesenin içindeki koni sayısını temsil ediyordu. Daha sonra bu sayma sistemi kil tabletlere taşındı ve bu yeni sistem yazma fikrinin ilk adımlarıydı. Bu yeni sistem sadece yazıya değil, muhasebe mesleğine de basamak olmuştu; çünkü sahte kil tablet yapımını önlemek amacıyla bir grup insan görevlendirildi. Bu görevliler resmi olarak mal takibi yapıyorlardı ve doğruluğunu kanıtladıkları kil tabletlere resmi bir mühür basıyorlardı.

Mısırlılar, farklı sayılar için farklı semboller icat eden ilk uygarlıktı. Sadece bir çizgi 1 sayısını sembol ediyordu. Ayrıca bir milyonu ilk kullananlar da Mısırlılar oldu ve bir milyon sayısını, diz çökmüş, elleri havada, alçakgönüllü bir duruşla af dileyen bir mahkum sembol ediyordu. Yunanistan ise, Mısır'da eğitim alan Pisagor'un rehberliğiyle sayılar ve sayma dünyasına birçok katkıda bulundu. Pisagor, burada bir matematik okulu kurdu ve Yunanistan'ı Mısır'da zaten yaygın olan matematiksel kavramlarla tanıştırmak için bir adım attı. Pisagor, tek ve çift sayılar fikrini ortaya atan ilk kişiydi ve tek sayıları erkek olarak tanımlarken çift sayıları kadın olarak tanımladı.

Kaynak: https://www.tzv.org.tr//haber/6768